Welcome to Our Website

Deniz Berktay ile Kuzeyden notlar: Türkiye’nin sonuçsuz kalan girişimi

Türkiye’nin açıkladığı teklif, İstanbul’da Mart 2022’de tarafların bir araya gelip ön onay verdikleri fakat sonra İngiltere’nin araya girmesiyle sonuçsuz kalan formül üzerinden hareket edilinmesini öngörüyor. Rusya’nın Ukrayna’da ele geçirmiş olduğu bölgelerde uluslararası gözlemcilerin eşliğinde referandum yapılması, savaşın mevcut ateş hattında dondurulması, Ukrayna’nın 2040 yılına kadar tarafsız statüde olacağının garanti edilmesi gibi hususlar var.

Kremlin yönetimi, bu tekliflerin ele alınabileceğini söylemekle birlikte barış girişimlerinin, “yeni gerçeklikleri” dikkate alması gerektiğini söyledi. “Yeni gerçeklikler”den kastettikleri, Rusya’nın 2014’te ve 2022’de ele geçirdiği ve kendi topraklarına resmen kattığını ilan ettiği toprakların (Kırım Yarımadası ile Lugansk, Donetsk, Zaporojye ve Herson illeri) müzakere dışı bırakılması. Ukrayna’nın geçen yıl giriştiği fakat başarısızlıkla sonuçlanan karşı taarruzdan sonra en milliyetçi çevreler bile Kırım’ın -en azından yakın gelecekte- geri alınmasını gerçekçi görmüyor. Ama buraları Rus toprağı olarak tanımak, Ukrayna’da hiçbir yöneticinin yapamayacağı bir şey. Ukrayna’ysa bu barış önerisine daha net bir ret yanıtı verdi. Zelenski, Türkiye’nin tek başına arabuluculuğunun Rusya’yı durdurmaya yetmeyeceğini söylerken Zelenski’nin danışmanı Mihaylo Podolyak, “Zelenski’nin barış formülü dışındaki her girişim, Rusya’daki saldırgan yönetimi iktidarda tutmaya yarar” diyerek Türkiye’nin girişiminin Putin’e yarayacağını ima etti. Ukrayna, 16-17 Haziran’da İsviçre’de yapılacak olan ve Ukrayna’yı destekleyen ülkelerin katılarak barış şartlarını belirleyecekleri zirveye odaklanmış durumda.

Zelenski’nin söylediğine göre önce “dost ülkelerle” birlikte şartlar belirlenecek, sonra da Rusya’ya “Gel bakalım buraya” denerek anlaşmayı imzalaması bildirilecek (İkinci Dünya Savaşı sonunda Sovyet Mareşali Jukov’un müttefiklerle birlikte Almanya’nın teslim anlaşmasını hazırlayıp bunu Alman Mareşali Von Keitel’e imzalatması gibi). Peki ama sahadaki durum Ukrayna’nın Rusya’ya dayatma yapmasına uygun mu? Maalesef değil. Ukrayna Başkomutanı Sırski, birkaç gün önce cephede durumun “hızla kötüleştiğini” söyledi. Batı’dan gelen yardımdaki sıkıntılardan daha da kaygı verici olanı, yeni asker bulmaktaki sıkıntılar.

Ukrayna, büyük tartışmalar sonunda askere alma yaşını 27’den 25’e düşüren yasa tasarısını onaylayabildi. Asker açığını telafi etmeden Ukrayna’nın değil Rusya’yı zorlamak, mevcut hatları bile tutması zor görünüyor (Bunu da ben demiyorum, eski Ukrayna Savunma Bakanlığı Sözcüsü Ganna Malyar diyor). Savaşın sürmesi, Moldova ve Balkanlar’da da -bir süredir dondurulmuş olan- çatışmaların tekrar şiddetlenmesine neden olabilir. Haftaya -ani bir durum olmazsa- bu konuyu yazacağım.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir